Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir?

3 posters

Aşağa gitmek

1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir? Empty 1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir?

Mesaj tarafından yakamoz Cuma Mayıs 08, 2009 1:25 pm

Yalnız sana kulluk eder; yalnız senden yardım dileriz.

Hamd âlemlerin rabbi, rahmân-rahîm ve din gününün sahibi olan Allah’a mahsustur. Rab, rahmân, rahîm ve mâlik sıfatlarının kâinatla ve içindeki beşerî âlemle olan ilişkilerinin başlangıçta doğurduğu borcun karşılığı, hamdetmektir. Hamd sadece Allah’a ait olduğu gibi, kulluk/ibadet de sadece O’na yapılır.

Demek ki Fâtihâ sûresindeki 2-4. âyetlerdeki sıfatların önünde hamd, arkasında ibadet ve yardım dileme yer almaktadır. Allah yaratan, besleyip büyüten, rahmet ve merhamet edip sahip çıkan bir varlık olması hasebiyle hamde, ibadete ve sadece kendisinden yardım talep edilmesine layıktır. Hamdedilmek, kulluğun sadece O’na tahsis edilmesi ve sadece O’ndan yardım ve destek beklenilmesi O’nun hakkıdır.

Şimdi 5. âyette geçen kavramların analizini yaparak şu sonuçlara varmamız mümkündür:

1.ُاِيَّاكَ نَعْبُد “Sadece sana kulluk ederiz”.

Fahruddîn Râzî ve Elmalılı Hamdi Yazır, bu âyetin Allah’a nasıl hamdedileceğini öğrettiğini söylemektedirler. “Sadece Allah’a kulluk etmek ve sadece O’ndan yardım dilemek, Allah’a hamdetmektir” diyen bu alimler, âyeti âyetle tefsir etmişlerdir. Onların tefsirine katılmamak mümkün değildir.

Bize göre ‘kulluk’ kavramının içi, ‘hamd’ ile doldurulmaktadır. Rab, rahmân, rahîm ve mâlik sıfatlarına sahip olan Allah, hamdedilmeye, yani ibadet edilmeye layık bir varlıktır. Yaratma, eğitme, rahmet, merhamet ve sahip çıkma sıfatlarıyla insanlar âlemi ile ilişki kuran Allah, şirk koşulmadan ibadet edilmeye layık bir hüviyete sahiptir.

Buradaki ُاِيَّاكَ iyyâke “sadece sana” ifadesi hasr/vurgu içerir ve Allah’tan başka varlıkların tapınma bakımından kutsallığını dışlar. Bu ifadenin, cümlenin başına gelmesinin sebebi, kulluktan önce sahte tanrıları dışlamanın zorunlu olduğunu göstermektir.

‘Abede Kavramı ve Kur’ân’daki Kullanımları:

َعْبُدُ na‘büdü kelimesinin kökü عبد ‘abededir. İbadet, ubudiyyet, âbid, ma‘bûd kelimeleri de ondan türemiş ve “emrini tutmak, ibadet etmek, tapınmak, çok muhterem tutmak, köle etmek, esir etmek, boyun eğdirmek, tâbi kılmak, hükmü altına almak, ıslah etmek, tekâmül ettirmek, ilerletmek, işe yarar hale getirmek, muteber hale getirmek, kendini vermek” manalarına gelmektedir. a) Bilmek, birlemek, itaat etmek وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْاِنْسَ اِلَّا لِيَعْبُدُونِ “Ben cinleri ve insanları sadece bana kulluk etsinler diye yarattım” (Zâriyât 51/56). Hâzin bu âyette geçen لِيَعْبُدُونِ liya‘büdûni kelimesine, ليعرفون liya‘rifûni “beni bilsinler” manasını vermektedir. Çünkü Allah, cin ve insanları yaratmasaydı, O’nun varlığı bilinmeyecekti.

Böylece Hâzin, Allah’a ibadeti bilgiye dayandırmakta veya bilgi ile kulluğu aynîleştirmektedir. Ona göre kulluk, bilmek demektir.

Muhammed Esed de aynı fikri savunmaktadır. Ona göre, bütün akıl sahibi varlıkların yaratılmasındaki temel amaç, onların Allah’ın varlığını tanımaları ve bundan dolayı kendi var oluşlarını bilinçli olarak O’nun iradesi ve planı ile uyumlu hale getirme isteği duymalarıdır. İşte bu iki aşamalı tanıma ve isteme kavramlarıdır ki, Kur’ân’ın “kulluk” olarak tanımladığı şeye derin anlamını verir.

İbn Abbâs’a göre Kur’ân’da ibadet kavramı, birlemek anlamına gelmektedir. Tevhid inancı olmadan (Allah birlenmeden) kulluk yerine getirilemez. Nesefî de İbn Abbâs’ın görüşünü naklederek, tevhid ile abd kavramını birleştirmektedir. Hâzin ile Nesefî’nin görüşlerini bir araya getirirsek şöyle bir sonuca varabiliriz: Bilgiden kalkan ve tevhidde konaklayarak insanı Allah’a yaklaştıran gönül oluşumuna, kulluk denmektedir. Demek ki kulluk için birmek, birlemek için de bilmek gerekiyor.

İbn Abbâs,يعبد ya‘büdü kelimesine يطيع yutî‘u manasını vermektedir. Kulluk yapabilmek için itaat şarttır. İtaat edilmeyen varlığa kulluk edilmiş olmaz.

b) İbadet etmek

عبد ‘abede, dini Allah’a has kılarak yapılıdığında ibadet, Allah dışında bir varlığa yapıldığında ise ‘şirk’ olduğu için tapınmaktır. Fâtihâ 5’teki اِيَّاكَ نَعْبُدُ iyyâke na‘büdü “yalnız sana ibadet ederiz” ifadesi, başka âyetlerde şöyle geçmektedir: اَمَرَ اَلَّا تَعْبُدُوٓا اِلَّآ اِيَّاهُۜ “Allah size kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir” (Yûsuf 12/40); وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُوٓا اِلَّآ اِيَّاهُ “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi emretti” (İsrâ 17/23).
2. وَاِيَّاكَ نَسْتَع۪ينُ “Yalnız senden yardım dileriz.”

Yalnız Allah’a kulluk ediyor olmanın, ifadesi veya isbatı, yalnız O’ndan yardım dilemektir. Sadece Allah’a kulluk ettiklerini söyledikleri halde, insanlardan, türbelerden, mezarlardan ve diğer tabiat varlıklarından yardım dileyenler vardır. Bu durum, tevhid inancının gönüle yerleşmediğini, gönlün şirkten tam temizlenmediğini göstermektedir.

İsti‘âne kavramı, yardım manasına gelen العون el-‘avn kelimesinden türemiştir. Bu kalıptan alınınca, “yardım dilemek” manasını ifade etmektedir.ُ وَاِيَّاكَ نَسْتَع۪ينُ iyyâke neste‘în “yalnız senden yardım dileriz” ifadesi, tevhid inancının sağlam olduğunu ve gönüle tam anlamıyla yerleştiğini isbat etmektedir.

Varlıkları yaratıp terbiye eden, onlara rahmet ve merhamet eden ve sahip çıkan varlık, yardım istenmeye layıktır. Bu sıfatlara sahip olmayan diğer varlıklardan yardım istenmez, istenirse şirke düşülmüş olur. Yalnız Allah’a kulluk etmek ve yalnız O’ndan yardım dilemek, hamdin içindeki manayı doldurmaktadır. Allah’ı bilmek ve birlemek, O’na itaat ve ibadet etmek ve yalnız O’ndan yardım dilemek, hamd ibadetinin içeriğidir. (Tefsîr, I, 136-139
yakamoz
yakamoz
Moderator

Mesaj Sayısı : 1316
Kayıt tarihi : 02/12/08
Nerden : Adapazarı

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir? Empty Geri: 1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir?

Mesaj tarafından GÜL GÜZELİ Cuma Mayıs 08, 2009 3:58 pm

Tesekkürler
GÜL GÜZELİ
GÜL GÜZELİ

Mesaj Sayısı : 1052
Kayıt tarihi : 09/02/09

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir? Empty Geri: 1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir?

Mesaj tarafından Misafir Salı Mayıs 12, 2009 12:50 pm

tşk abla.

Misafir
Misafir


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir? Empty Geri: 1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir?

Mesaj tarafından NiL Salı Mayıs 12, 2009 2:56 pm

Tesekkürler Gamze ; ALLAH Razi Olsun gulum
NiL
NiL
Admin

Mesaj Sayısı : 1639
Kayıt tarihi : 07/10/08
Nerden : Oan'dan

http://www.oanfm.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir? Empty Geri: 1. Ciltte Fâtiha Sûresi’nden Bir örnek: Kime Kulluk Edilir, Kimden Yardim Istenir?

Mesaj tarafından yakamoz Salı Mayıs 19, 2009 11:17 pm

Sizlerdende mükemmel
yakamoz
yakamoz
Moderator

Mesaj Sayısı : 1316
Kayıt tarihi : 02/12/08
Nerden : Adapazarı

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz